GÖN VE GÜN

Merhaba değerli arkadaşlarım bu yazıda tek harfin farklılaşması ile oluşan ve farklı anlama gelen gön ve gün sözcüklerine değinmek istiyorum.

İlk olarak gön sözcüğü, işlenmiş deri, kösele, hayvan derisi anlamına geliyor (TDK Sözlük). Dilimizde gön yufka yerinden delinir (her bir iş en zayıf noktasından, en güçsüz yerinden bozulur) kullanımı var.

Gün sözcüğü ise, güneş, gün ışığı, gündüz, yer yuvarlağının kendi ekseni etrafında bir kez dönmesiyle geçen 24 saatlik süre; ruz, içinde bulunulan zaman, zaman, sıra, çağ, devir, iyi yaşanmış zaman anlamına geliyor. Dilimizde gün ağarmak (tan yeri aydınlanmak), gün almak (bir iş görmek için ilgili kişiden bir gün ayırmasını istemek, randevu almak, belirli bir yaşı bitirdikten sonra girdiği yaştan süre almak), gün atmak (davayı ileri bir tarihe bırakmak, güneş doğmak), gün batmak (güneş batmak), gün bugün (içinde bulunduğun günü iyi değerlendir, bugün ne yapabilirsen kazancın odur), gün doğmadan neler doğar (beklenmedik bir sırada umut verici durumlarla da karşılaşma imkanı vardır), gün doğmak (sabah olmak), birine gün doğmak (isteklerini gerçekleştirmek için iyi bir duruma erişmek veya eline olağanüstü bir fırsat geçmek), güne göre kürk giyinmek gerek (kılık kıyafetimizi zamanın koşullarına uydurmalıyız), gün geçirmek (boş şeylerle vakit geçirmek), gün güne uymaz (bir günün işleri, durumları, şartları başka bir gününkine uymaz), gün ola harman ola (bir gün onun da zamanı gelir), gününü gün etmek (hiçbir şeyi dert edinmeyip gününü hoş geçirmek), günaşırı (bir gün ara ile, iki günde bir), günberi (Dünya’nın, Güneş’e en yakın bulunduğu nokta),  günbegün (günden güne), gündöndü (ayçiçeği), doğum günü (bir kimsenin doğduğu gün) gibi pek çok kullanımları var (TDK Sözlük).       

Tek bir harfin farklılaşmasından ne olur ki demeyin. Dilimize özendiğimiz günler dilerim. Sevgi ve sağlıkla kalın.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir