ZAHİR VE ZAHİT

Merhaba değerli arkadaşlarım bu yazıda tek harfin farklılaşması ile oluşan ve bambaşka anlama gelen zahir ve zahit sözcüklerinden bahsetmek istiyorum. Bu sözcüklerin tek ortak yanı Arapça kökenli olmaları. 

İlk olarak zahir sözcüğü, Arapça kökenli (ẓāhir) bir kelime. Açık, belli, dış yüz, görünüş anlamına geliyor. Kuşkusuz, elbette, şüphesiz anlamı da var.

“A” harfi kısa olarak okunuyor.

Zahit sözcüğü ise, yine Arapça kökenli (zāhid) bir kelime. Dinin yasak ettiği şeylerden sakınıp buyurduklarını yerine getiren kimse anlamına geliyor (TDK Sözlük). “A” harfi uzatılarak okunuyor.

Tek bir harfin farklılaşmasından ne olur ki demeyin. Dilimize özendiğimiz günler dilerim. Sevgi ve sağlıkla kalın.

TÜF VE KÜF

Merhaba değerli arkadaşlarım bu yazıda tek harfin farklılaşması ile oluşan ve bambaşka anlama gelen tüf ve küf sözcüklerine değinmek istiyorum.

İlk olarak tüf sözcüğü, Fransızca kökenli (tuf) bir kelime. Jeoloji terimi ve yanardağların püskürttüğü kül, kum ve lav parçacıklarından oluşan, çoğunlukla açık renkli, hafif gözenekli bir tür çökelti taşı anlamına geliyor (TDK Sözlük).

Küf sözcüğü ise, Türkçe bir kelime. Ekmek, peynir vb. organik maddelerin üzerinde nem ve ısının etkisiyle oluşan, çoğu yeşil renkli mantar anlamına geliyor. Pas anlamı da var. Dilimizde küf bağlamak (küflenmek, unutulmak), küf kokmak (kapalı, nemli yerler gibi ağır kokmak), küf kokusu (ağır koku), küf yeşili (açık yeşil renk), mavi küf (özellikle tütün fidelerinde üreyerek yaprak hastalığına yol açan asalak mantar), tel küf (vücutta hemen bütün dokularda yerleşebilen asalak bir mantar), ekmek küfü (ekmek, peynir vb. besinler üzerinde doğal olarak gelişen asklı mantar), limon küfü (yeşile çalan mavi renk) kullanımları mevcut.  

Tek bir harfin farklılaşmasından ne olur ki demeyin. Dilimize özendiğimiz günler dilerim. Sevgi ve sağlıkla kalın.

NAN VE NAM

Merhaba değerli arkadaşlarım bu yazıda tek harfin farklılaşması ile oluşan ve bambaşka anlama gelen nan ve nam sözcüklerini ele almak istiyorum. Bu sözcüklerin tek ortak yanı Farsça kökenli olmaları. 

İlk olarak nan sözcüğü, Farsça kökenli (nān) bir kelime. Ekmek anlamına geliyor. “A” harfi kalın ve kısa olarak okunuyor. Dilimizde nanıaziz (ekmek) kullanımı var.

Nam sözcüğü ise, yine Farsça kökenli (nām) bir kelime. Ad, ün anlamına geliyor. “A” harfi kalın ve kısa olarak okunuyor. Dilimizde nam almak (şöhret sahibi olmak, tanınmak), nam kazanmak (ün sahibi olarak tanınmak), nam salmak (ününü her yana yaymak), nam vermek (ün kazanmak), bednam (kötü ün kazanan), namıdiğer (diğer bir deyişle) kullanımları mevcut.

Tek bir harfin farklılaşmasından ne olur ki demeyin. Dilimize özendiğimiz günler dilerim. Sevgi ve sağlıkla kalın.

TARZİYE VE TAZİYE

Merhaba değerli arkadaşlarım bu yazıda tek harfin farklılaşması ile oluşan ve bambaşka anlama gelen tarziye ve taziye sözcüklerinden bahsetmek istiyorum. Bu sözcüklerin tek ortak yanı Arapça kökenli olmaları. 

İlk olarak tarziye sözcüğü, Arapça kökenli (tarżiye) bir kelime. Yapılan kötü bir davranış için özür dileme, gönül alma anlamına geliyor. Dilimizde birine tarziye vermek (gönül almaya çalışmak, özür dilemek) kullanımı var.

Taziye sözcüğü ise, yine Arapça kökenli (taʿziye) bir kelime. Ölen kimsenin yakınlarına başsağlığı dileme, taziyet anlamına geliyor. Dilimizde taziyeevi (cenaze sahiplerine baş sağlığı dilenmesi içim yapılan özel yer) kullanımı mevcut.

Tek bir harfin farklılaşmasından ne olur ki demeyin. Dilimize özendiğimiz günler dilerim. Sevgi ve sağlıkla kalın.